Bölüm 3 taslak
Lubo: "Daha yapacak çok işim var. Bi de lider olmanın kolay olduğunu düşünüyorlar. Hiç de öyle değil."
Sonunda! Paketleme bölümüne varmıştı. Satılmak istemeyen başka bir deyişle paketleme bölümünden kaçan kitapları aramaya koyuldu. Kısa bir süre sonra makinenin arkasına saklanmış üç kitap gordu.
Della:"Bizi ele vermeyeceksin değil mi?"
Della adındaki bu kitap elindeki sopayı Lubo'ya doğrultmuştu.
Lubo: "Hayır buraya sizi götürmeye geldim."
Drew: "Nereye gidiyoruz. Başka kitapların olduğu bir yere mi?"
Lubo: "Evet"
Oven: "Della duydun mu, kaçak yaşamak zorunda değiliz?" Oven oldukça neşeliydi
Della paketleme bölümünden kaçarken Drew ve Oven'la tanışmıştı. Şimdiye kadar tek başlarına yaşayacaklarını düşünüyorlardı.
Drew: "Hey Della kararını verdin mi?"
İki arkadaş Della'yı bi bakıma liderleri olarak görüyordu.
Della: "Tabi istiyorsanız gidebiliriz."
Oven: "Oley be, yeni arkadaşlar edineceğiz"
Lubo: "Peki öyleyse yola koyulalım." dedi Drew: "Efendim kitapların kullanabileceği bir taşıt yok mu?"
Lubo: "Buraya yürüyerek geldiğime göre..." Şaka yaptığını belirtecek şekilde göz kırpar.
Oven ve Drew Lubo ya kitap halkıyla ilgili sorular sorarken Della tek kelime
etmemişti. Onun için önemli olan arkadaşlarının memnun olmasıydı. Kitap
halkının olduğu yere geldiklerinde Della "İnsanlar burayı nasıl
farkedememiş?" diye söylendi. Lubo yorgun olmasına rağmen enerjik bir
şekilde konuşmaya çalışarak Lubo: "Evet aşağıya iniyoruz."
Della merdivenlerden aşağı inerken etrafına bakındı ve bu kapalı alanda
yaşamayı pek hoş bulmadı. Şartlar ne olursa olsun göz ardı etmek
zorundaydı çünkü burda kalmayı reddedip arkadaşlarıyla sorun yaşamak
istemiyordu.
Drew: "Burası gayet güzel, iyi iş çıkarmışsınız." Lubo hafif bi tebessümde
bulunur. Lubo: "Lubotel'e hoş geldiniz. Eğer herhangi bir sorunuz yoksa bu kattaki
istediğiniz bir odaya geçebilirsiniz." Oven "Şu mavi oda olsun . Saklambaç oynamak için mükemmel bir ortam."
Drew ve Oven'ın renkleri maviydi ve duvarın tonuna oldukça yakındı. Della menekşe rengindeydi, saklambaç oynadıkları zaman diğerleri gibi kamufie
olamayacaktı.
Drew: "Della, kararını verdin mi?"
Bu soruyu daha önce de sormuştu..
Della: "Benim için uygun"
Oven: "Mutluluğumu anlatacak kelime bulamıyorum. Sonunda! İnsanların bizi bulamayacağı bir yer."
Lubo'nun daha fazla harcayacak zamanı yoktu. Della tam bir soru soracakken söze Lubo: "Anahtarları danışmanımız Jessica'dan alırsınız. Kusura bakmayın yapacak çok işim var. İzninizle ben gidiyorum."
Drew: "Görüşürüz." hemen arkasından Oven: "Kendine iyi bak."
Jessica'dan anahtarları alıp odaya geçtiler. Oven: "Bu hayatımın en güzel
günü olacak" Oven'ın yapıldığı günden daha birkaç ay geçmemişti, Drew Oven'ın sözünü komik buldu.
Oven odadaki armut şeklindeki yastığa hızlıca yerleşti, Drew ve Della Oven'in
yanındaki yastıklara oturdular.
Della: "Yeni bir başlangıcın kimseye bir zararı olmaz değil mi?" Drew: "Katılıyorum, her maceracı bir molayı hak eder."