METALLER VE TARİHTEN GÜNÜMÜZE ZEHİRLENME VAKALARI

METALLER VE TARİHTEN GÜNÜMÜZE ZEHİRLENME VAKALARI

Elektrik iletkenliği, işlenebilirliği ve parlaklığı yüksek olan ve elektron vererek katyon oluşturan maddelere metal ismini veriyoruz.

Yerkabuğunda doğal olarak bulunurlar. Bileşimleri, bölgelere göre farklılık gösterir ve bu nedenle, çevredeki konsantrasyonları bölgesel olarak değişiklik gösterir.

İnsanlık tarihinin erken dönemlerinden itibaren kullanımları nedeniyle, metaller insanlar tarafından bilinen en eski zehirli maddelerden biri olarak karşımız çıkıyor. Bununla birlikte, metallerin kullanımı sanayi devrimi ile ağırlık kazandı. Toksisiteye neden olan metallerin birçoğu nispeten yakın zamanda keşfedilmiştir.

Kurşunun insanlar tarafından kullanımı, gümüş dökümünün yan ürünü olarak M.Ö. 2000’li yıllarda başlamıştır.
Metal çıkarma işinde çalışan bir erkekte maruziyete bağlı görülen abdominal kolik teşhisi ilk kez M.Ö. 370'de Hipokrat tarafından konulmuştur.

• Bazı Ayurveda bitkisel ürünlerinin 37 mg/g'ye kadar kurşun ile kontamine olduğu ve 55'ten fazla kurşun zehirlenmesi vakasının bitkisel ilaçların kullanımı ile ilişkili olduğu bulunmuştur.

Arsenik, Mısır mezarlarında dekorasyon için ve “gizli zehir” olarak kullanılmıştır.

• Tayvan'da içme suyunda inorganik arsenik formlarına kronik olarak maruz kalan kişilerde periferik vasküler hastalıklar gözlenmiştir.
• 6 ay-3 yıl arasında inorganik arseniklere kronik maruziyet sonucu deride belirtiler kahverengi hiperpigmentasyon şeklinde görülen arsenik melanozu ve özellikle avuç içleri ile ayak tabanlarında görülen simetrik hiperkeratoz ortaya çıkabilir.

Cıva, bilimsel araştırmaların erken dönemlerinde neredeyse mistik bir yapıya bürünmüş ve simyanın ilgi odağı olmuştur.

• 1953-1960 yılları arasında Japonya’da Minamata körfezinde cıva ile kontamine balık ve istridyeleri yiyen halkta görülen epidemik zehirlenme olayı (Minamata Hastalığı) olarak isimlendirilen norolojik bozukluklardır.
• 421 Akut zehirlenme olgusu, 47 kişi ölmüştür. Asetaldehid ve vinil klorür elde edilirken cıva katalizör olarak kullanılmıştır. 26 kişinin saçlarında 60-600 µg cıva/g saç; ve kanlarında 6-90 µg cıva/100 ml kan saptanmıştır.

• 964-1965 yıllarında Japonya’da Niigata bölgesinde 48 zehirlenme olayı

Kadmiyum ilk olarak 1800'lerin başında tanındı.

• 1946’da Japonya’da “itai-itai” veya “ouch-ouch” hastalığı adı verilen epidemik bir olay. Zn, Pb ve Cd filizlerinin çıkarıldığı maden ocaklarının atıkları Jintzu nehrini kirletmekteydi. Halk sulama ve içme suyu olarak nehirden yararlanmıştır.

• Romatizmal ağrılara, şiddetli osteomalazi ve osteoporoz ile karakterize olan ve kemik deformitelerine ve eşlik eden böbrek fonksiyon bozukluğuna neden olmuştur. 31 kadın ve 13 erkekte (40-70 yaş arasında) saptanmıştır.