Anaerkil Toplumdan Ataerkil Topluma Geçiş

4Gzg...5cBq
28 Jan 2024
19


Anaerkil ve Ataerkil toplumlar arasındaki geçişe göz atmadan önce kısaca bu terimlerin kapsamlarına bir bakalım;
Anaerkil: Batı dünyasında “Matriarka” olarak adlandırılan bu terim kadının etkin olduğu bir toplumsallaşma / örgütlenme modeline verilen addır. Anaerkil düzende egemenlik kadındadır. Soyu kadın belirler ve toplum içinde kadının daha çok saygı gördüğü bir toplum modelidir.


Ataerkil: “Patriarka” denilen bu yapıda toplumsal düzenin tüm kademelerinde erkek egemenliğinin hüküm sürmesidir.
Bilim insanları Anaerkil düzenden Ataerkil düzene geçişin aşamalarını netleştiremese de hemfikir oldukları nokta şudur; yeryüzündeki toplumların önemli bir kısmı Ataerkil düzene geçmeden önce Anaerkil bir yapıya sahipti. Bunun yansımasını o toplumların inanç ürünlerinde görüyoruz. Güneşe bir tanrıça olarak tapan toplum örneklerinde ortaya çıkan tanrıça heykelleri bu kanıyı ortaya koyuyor;


Fotoğraftaki heykelcikler, bilim insanlarının incelemelerine göre günümüzden en az 20.000 ile 25.000 yıl önce oyulmuşlardır. Bugün yaygın olan dinler ortaya çıkmadan çok önce Güneş'in hayatlarındaki etkisini ve bu etkinin kadınların hayattaki etkisiyle olan benzerliklerini gözlemleyen toplumlar Anaerkil düzeni bu bağlamda benimsemişlerdir ve toplumları kadınlar yönetmiştir.


Çatalhöyük’te bulunmuş oturan kadın heykeli, MÖ 6 Bin. Neolitik dönemde patriarkal düzen yaygınlaşmadan önce yaygın olarak Ana Tanrıça’ya tapıldığını kanıtlayan heykel.
Eski toplumlarda ticaret pazarları henüz oluşmamışken ve insanlar hayatlarını avcı toplayıcı olarak sürdürürken kadın ve erkeğin cinsiyet ayrımı olmaksızın besin temininde eşit role sahip olması dayanışmanın Anaerkil toplumlarda ön planda olduğunu gösteriyor.


Ekonomi, din, töre, üretim araçları ve aile düzeni gibi toplumsal cinsiyetçiliği dayatan kavramların Ataerkil düzenin gelişmesi ile bağlantılı olduğu düşünülüyor. Çünkü toplumsal dayanışma noktasında yapılması gereken işlerde fiziksel üstünlük gereği doğduğunda erkek ön plana çıkmaya başlıyor ve görünen o ki bundan hoşlanıyor da. Zaman içinde toplumlarda erkek egemenliği öyle bir noktaya geliyor ki bugün birçoğumuz toplumlarımızın bir zamanlar kadınlar tarafından yönetildiğinden bihaberiz.

 
Bilimsel olarak bu geçişin tarihte tam olarak hangi noktaya denk geldiğini ya da hangi sebeplerden ötürü gerçekleştiğini ortaya koyan delillere sahip değiliz. Bu nedenle üretim çağının bu noktada etken olduğu fikri bilim insanlarının ortak kanısı, tabi mantıksal tahminler üzerinden.
Bu görüşler belli muhtemel sebepler üzerinde toplanıyor;
-Değişen iklim koşullarından doğan göçler
-Özel mülkiyetin doğuşu
-Tek tanrılı (eril tanrı) dinlerin ortaya çıkışı.
Erkek egemenliğinin dünya çapında yükselmeye başlaması yaklaşık M.Ö. 4000 – 3500 yıllarında gözlemlenmeye başlanıyor.
 

Bu konuya eğildiğimde en dikkat çekici bulduğum nokta şu; Anaerkil toplumlarda egemenlik kadında olsa da toplumsal dayanışma ön planda ve bir cinsiyet diğerinden bugünkü gibi açık ara önde kabul edilmiyor, toplumsal olarak bir rol eşitliği söz konusu ancak Ataerkil toplumun benimsenmesi ve hayatın fiziksel güç odaklı sürdürülmesi ile erkek egemen toplumlarda kadın giderek önemini yitirmiş bir role bürünüyor. Doğum yapan, üreten, yöneten rolünden sıyrılıp daha edilgen bir kimliğe bürünüyor.


Bugün hala varlığını sürdüren Anaerkil toplumlardan bazıları;
*Hopiler: Kızılderili bir topluluk şeklinde bilinen, yüzyıllardır Kuzeydoğu Arizona’daki köylerde yaşayan ve genellikle çiftçilikle geçinen Hopiler anaerkil birçok klana bölünür. Her köyde birkaç tane sülale bulunur. Her sülale, en yaşlı kadın tarafından yönetilir.


*Minangkabaular: Endonezya’nın Bukittingi şehrinde varlıklarını sürdüren Minangkabau kabilesi anaerkil ve tüm bireyleri Müslüman bireylerden oluşan toplumlardan biridir. Yaklaşık nüfusları 5 milyonu bulan Minangkabaularda miras anneden kız çocuğuna geçer. Yönetimde ise hem kadının hem de erkeğin rolü vardır. Şöyle ki kabile şefleri genellikle erkektir ancak bu şefi kadın seçer. Eğer şef başarısız olursa görevden alma hakkı da kadınındır.
*Mosuo halkı: Çin’in güneyindeki Mosuo halkı da anaerkil toplumlar arasında yer alır. 2 ay boyunca burada yaşayan Arjantinli gazeteci Ricardo Coler’a göre; bu toplumda kadınlar yönetimi devralınca erkekler daha iyi bir hayat sürüyor ve şiddet azalıyor. 
*Tuaregler: Tuaregler Afrika çöllerinde yaşayan anaerkil bir topluluk. Tuareg kelimesinin kökeni Arapçadır ve “Tanrı’nın terk ettiği” anlamına gelir. Bu ismi almalarının sebebi Müslüman olmalarına rağmen dinlerinin buyurduğu katı kuralları uygulamamalarıdır. Bunun en ilginç örneklerinden biri şu ki Tuareglerde, Müslüman toplulukların genelinde görülen kadınların peçe taktığı gelenek alaşağı edilir. Bu toplumda kadınlar değil erkekler peçe takıyor. Erkeklerin buna getirdikleri açıklama ise “Güzel olan kadınlar neden peçe taksınlar?” şeklinde.

Write & Read to Earn with BULB

Learn More

Enjoy this blog? Subscribe to Keowri

0 Comments

B
No comments yet.
Most relevant comments are displayed, so some may have been filtered out.