1.Kök Çakra Nedir?
Rengi: Kırmızı
Yaş aralığı: 1 yaş 25 yaş arası
Sayı sekansı: 99
Kokusu: Lavanta
Enerjisi: Eril (erkek)
Sesi: A sesidir
Kök çakramız kuyruk sokumumuzun iki parmak üstündedir. Hayata evet dediğimiz çakradır, doğuştur, başlangıçtır. kök çakramız 1-25 yaş arası özelliklerimizdir. Maddi çakralarımızdan birisidir. Toprak grubu (boğa, başak, oğlak burçları) insanlarının en hassas olduğu insanlardır. Eğer kök çakraları iyi çalışırsa bu gruptaki kişiler kendini güvende hissederlerse her yaptıkları işte başarılı olurlar. Hayatın içinde olduğunu kendine kanıtlamalıdır. Yani güven, ait olma, yaptığımız işlerden tatmin olmak birinci çakranın işidir. Eğer hemoroid, bacaklarınızda sorun, kendinizi bir yere ait hissetmiyorsanız, güven duymuyorsanız bu belirtiler 1. Çakranızda sorun var demektir. Ana enerji alanı kapalı olduğu için bununla ilgili yoksunluklar yaşarız, çevremizdeki insanlarla ve ilişkilerimizde sürekli bir sorunumuz olur. Sanki bu dünyaya gelmemişiz gibi hissederiz. Kök çakra hayata evet demektir. Eğer sürekli kırmızı rengi görüyorsak, 99 sayısı ile sürekli karşılaşıyorsak, lavanta kokusu bize rahatsızlık veriyorsa kök çakramızda sorun var demektir ve dengelenmesi gerekir. Kabızlık, ishal, varis, fistül, adım atamama, düşünüp harekete geçememe, damar sorunları, felç, ayağın sürçmesi, burkulma gibi sorunlar yaşarız. Enerji alanı erkeklerde sağa, kadınlarda sola döner. Eğer bir kadında ters yönde dönüyorsa bu kadının kendine öz güveni oldukça fazladır ve hayatında erkeklere inanmaz, bir erkeğin yapacağı işleri yapar, hayatında erkeği tutamaz. Çağımızın da en büyük sorunlarından biridir. Kadınların iş hayatına girmesiyle erkekleri hiçe sayması bu çakralarının sağa dönmesine sebep olur. Erken yaşta menopoz dönemine girer ve kadınlık hormonlarında eksiklik olur. İçgüdülerimize göre kadınlar sığınmak ister, erkekler ise koruyucudur. Evrendeki eril enerjiyi sağlar.
Kök çakramızı aktive etmek veya dengelemek için;
1)Eski tuvaletlere oturur gibi dizlerimizi büküyoruz ve ayak tabanlarımız yere deyecek şekilde 3-4 sabah-akşam dakika oturup nefes alıp veriyoruz. Bir hafta bunu tekrarlıyoruz. 2) Kırmızı bir fular takabiliriz, kırmızı renk giyebiliriz, kırmızı iç çamaşırı giyebiliriz. 3)Lavanta yağını kasıklarımıza sürebiliriz. 4) 99 sayısını imgeliyoruz, ellerimizi kadınlar: sol el altta sağ el üstte, erkekler sağ el altta sol el üstte olacak şekilde çakramıza koyuyoruz. 99 sayısının üçüncü gözümüzden gelerek kök çakramıza kadar indiğini ve orayı temizleyip çıktığını imgeliyoruz. 5)yine ellerimizi koyup kırmızı bir kağıda bakarak kök çakramızın aktive olduğunu hayal edebiliriz. Birinci çakrasında sorun yaşayan kişiler daha öfkeli, daha kaygılı, hırslı, yerinde duramayan çok hızlı konuşan, gözlerini kaçıran, göz teması kuramayan kişilerdir. kuşkulu olurlar Kök çakranın en önemli özelliği şudur: Hayat enerjisidir. Ve kök çakramızda Kundalini enerjisi vardır. Kundalini hayat ve sonsuz enerjidir. Bütün canlılarda bulunur, en küçük bir canlıyı bile gördüğümüzde kundalini enerjisini görürüz, hatta hücrede bile. Bu enerji anne karnında oluşuyor 120 günden sonra ölünceye kadar bizimle birliktedir. 17-25 yaş arasında bu enerjinin uyanmasını isteriz aktive olmasını ve hayatta kullanmamızı isteriz. Daha önce aktive olmuşsa eğer o kişilerde farklı sorunlar görülür. Kundalini enerjisi kendimize EVET dediğimizde ortaya çıkar. Hayatımızda ilk defa sorumluluğumuzu aldığımızda uyanır. Bu çalışma hayatına başlayarak, kendi hayatımızda mücadele ettiğimiz zaman aktive olur. Örneğin doğuda ve kırsal kesimde yaşayan kişilerde bu enerji daha erken uyanır. Ve ileriki yaşlarında hayatlarından bezginlik, depresif durum öfke ve kızgınlıklarla hayata tutunmaya çalıştığı için yaşam enerjisi bitiyor. Kundalinası geç uyanan kişilerde olabilir. Anne baba bağımlılığı 30- 35 yaşına gelmiş annesiyle oturan erkek çocukları, üretkenlik yapmayan kişilerdir. Artık hayatlarında bir şey yapamadıkları için memnuniyetsizlik, isyan başlar. 17 yaşından sonra çocuklarımıza sorumluluklar vermeli ve onların enerjilerini uyandırmamız gerekir. 1. ile 6. Çakra orantılı çalışır, yani birinci çakrasında sorun olan kişinin altıncı çakrasında da sorun vardır. Altıncı çakramız üçüncü göz dediğimiz çakramızdır. Sinüzit, baş ağrısı gibi sorunlarda yaşarız. Birinci çakra kapalıysa ikinci çakramız daha fazla çalışır.