NFT Nedir?

3BbV...eUPi
7 Jan 2024
46

NFT’nin ne olduğuna, teknik ve temel detaylarına geçmeden önce NFT’ler hakkında fikir sahibi olmayan insanlar tarafından sıklıkla eksik değerlendirilen bir konuya değinmek istiyorum. “NFT’leri istersek internet tarayıcıları vasıtasıyla kolaylıkla indirip kullanabiliriz” diyen okurlarımıza, insanların neden bir NFT’yi indirmek yerine satın almayı tercih etmesi hakkında kısa bir bilgi vererek konuya başlayalım.
İlk olarak NFT’nin temel mantığından yola çıkacak olursak, bu dijital varlıkların birer ticari değer taşıdığı konusunun altını çizmek istiyorum. Tıpkı coin veya tokenler gibi NFT’lerin de bir arzı ve blockchain üzerinde kontrat adresi olduğunu belirtmek isterim. Aslında NFT’leri, görselleştirilmiş kripto paralar olarak basit bir şekilde tanımlayabiliriz. Bu doğrultuda, bir NFT’nin yalnızca görseline sahip olmak, size indirdiğiniz NFT üzerinde bir mülkiyet hakkı tanımaz. Yalnızca teknolojik cihazınızda tuttuğunuz rastgele bir görselden öteye geçemez.

NFT Nedir?

NFT teriminin açılımı Non-Fungible Token yani türkçe olarak Değiştirilemeyen Token‘dır. İsminden de anlaşılabileceği üzere her NFT aslında bir Token’dır. Kelime anlamının dışında, NFT’yi blokchain platformları üzerinde takası yapılan dijital varlıklar olarak adlandırabiliriz. Dijital varlık tanımının içerisine; koleksiyonları, oyunları, sanat eserlerini ve sanal varlıkları koyabiliriz.
Sonuç olarak, NFT üzerinde de bir alıcı ve satıcı söz konusudur. Opensea, Rarible, Magic Eden veya Kalao gibi NFT marketleri üzerinde alıcılar ve satıcılar buluşarak, bir NFT’yi kendi aralarında takas ederler ve ortaya maddi bir değer çıkar. Bir NFT’ye değer biçilmesi konusunda yalnızca alıcı ve satıcının biçtiği değer dışında, satılan NFT’nin toplam sayısı, nerede kullanılacağı ve NFT sahiplerine, yaratıcısı tarafından verilen ayrıcalıklar gibi işlevleri ekleyebiliriz. Tabii ki topluluk faktörünü de unutmamak gerekir. Bir NFT koleksiyonunu seven ve onun arkasında duran ne kadar çok sayıda insan var ise bununla doğru orantılı olarak güvenirlik de artmaktadır
NFT’lerin oluşturulduğu blockchain ağları üzerinde dijital imza olarak karşılıkları bulunmaktadır. Bir NFT’ye sahipliğinizi onaylayacak yegane husus da bu noktadır. Bu dijital imza sayesinde Metamask gibi sanal cüzdanlar aracılığıyla NFT’nizi saklayabilir veya satabilirsiniz. Fakat bu durumda önemli bir fark ortaya çıkmaktadır. Örneğin, “X“ bir tokenın fiyatı toplam arzın tamamı için aynıdır ancak bu durum NFT’ler için değişkenlik gösterir. Çünkü, NFT koleksiyonlarının kendi içerisinde farklı nadirlik seviyeleri bulunmaktadır. Genellikle bu nadirlik seviyelerine atanan sınıflandırmalar, nadirlik seviyesi düşükten yükseğe doğru şu şekildedir;
📘Common (Yaygın)
📗Uncommon (Yaygın olmayan)
📕Rare (Ender)
📙Epic (Destansı)
📔Mythic (Efsanevi)
Bu nadirlik seviyelerine göre NFT’lerin fiyatlanmasında, Common en düşük ve Mythic en yüksek fiyata sahip olacak şekilde farklılıklar görülmektedir.

Değerli NFT’ler ve Diğerlerinden Farkları

NFT dünyasının içerisine girdiğiniz zaman yüzlerce hatta binlerce sayıda NFT koleksiyonunun olduğunu farkedeceksiniz. Peki, bu farklar hangi sebeplerden dolayı ortaya çıkıyor? Başarılı NFT koleksiyonlarını değerli kılan faktörler neler? Gelin bu soruların cevaplarına bakalım.
Genellikle fiyat ve üzerine yüklenen değer olarak en kıymetli NFT’ler, dünya üzerinde eşi benzeri olmayan NFT’ler oluyor. Bunlara örnek verecek olursak, Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey’in 2006 yılında attığı ilk tweet NFT olarak Valuables sitesi üzerinden 2.9 milyon dolara satıldı. Neden internette herkesin ulaşabileceği bir tweet için bu kadar para verildi sorusu aklınıza geliyor olabilir. Bu noktada değerli sanat eserlerinden yola çıkmak, durumu özetler niteliktedir. Aynı zamanda burada ticari bir değerin yanı sıra manevi değerinin olduğunu da söyleyebiliriz. Zaten bu kadar astronomik bir rakama satılmasının sebebi de manevi bir değerinin olmasıdır.
Bunların haricinde bir şeyin ilki veya öncüsü olması, NFT’lere ve tabii ki sanat eserlerine biçilecek değer konusunda önemli kriterlerdendir. Jack Dorsey’in ilk tweetinin sosyal medya devriminin ilk kıvılcımlarından birisi olması ve sonrasında diğer sosyal medya platformlarına ilham vermesi özelliklerini göz önünde bulundurursak, 2.9 milyon dolarlık bir ücretin neden ödendiğini daha iyi kavrayabiliriz. Dijital dünyadan çıkıp fiziksel dünyaya döndüğümüz zaman, durumun daha net bir şekilde kavranabileceğini düşünüyorum.
Mesela, Mona Lisa tablosunu ele alalım. Mona Lisa tablosunun orijinalinin dünyanın en ünlü sanat eseri olmasının başlıca sebebi, Leonardo da Vinci’nin resmi çizerken kullandığı benzersiz ve yenilikçi tekniklerdir. NFT ve sanatı iç içe değerlendirecek olursak, NFT’ler için de bir konunun ilki ve ondan sonrakilere yol gösterici yenilikler barındırması oldukça önemlidir. Bu sebeplerden yola çıkacak olursak, bir NFT’yi değerli kılan yegane özellik o NFT’nin benzersiz özelliklere sahip olmasıdır.
Tabii ki bir NFT’nin değerli olması için bu sebepler yeterli değildir. Bunların haricinde bazı temel niteliklerin de bir arada buluşması gerekir. Çizimlerin göze hoş gelmesi, arkasındaki topluluğun o koleksiyona olan bağlılığı, temel olarak bir ticari özellik taşımasından ötürü insanlar tarafından talep görmesi ve NFT sahiplerine sağlanan ayrıcalıklar, bu niteliklere örnek olarak gösterilebilir.
Birçok NFT koleksiyonunun birbirinin aynısı olduğunu, bu sektör ile ilgilenen kişiler farketmiştir. Aynı Mona Lisa’da olduğu gibi çizimde kullanılan “Sfumato“ tekniği daha sonra diğer ressamlar tarafından da kullanılmıştır ama Mona Lisa kadar büyük bir değere sahip değildir. NFT’ler için de bu geçerlidir. Bir koleksiyonu seçerken o koleksiyonun nadir olması ve diğerlerine göre muhakkak bir farkının bulunması, ona biçilen değeri artıracak unsurlardandır.

Nft’lerin Kullanım Alanları

NFT’lerin birden çok kullanım alanı bulunmaktadır. Şu anda aktif olarak kullanılan alanlar; sanat, koleksiyon, finans, oyun ve müzik şeklinde sıralanabilir. NFT’de işlevselliğin büyük bir önemi olduğu için şu anki market koşullarını göz önünde bulundurduğumuzda, sahibine en çok getiri sağlayan NFT’ler, oyun ve finans türünde yer almaktadır. Sanat, koleksiyon veya müzik türünde yer alan NFT türlerinin, sahibine pasif bir gelir unsuru sunduğu çok nadir görülmektedir.
Oyun NFT’leri ile başlayacak olursak, oyun kategorisindeki NFT’ler aslında yıllardır dijital dünya içerisinde yer almaktadır. Bu kısmı, çevrimiçi oyun oynayan okurlarımızın daha iyi kavrayacağını düşünüyorum. Oyun için üretilen bir NFT’yi satın almanız durumunda, satın aldığınız NFT’yi bu oyunun içerisinde kullanabiliyor ve genellikle bu NFT sayesinde oynadığınız oyunda token olarak kazanç sağlayabiliyorsunuz.
Geçmişte internetin hayatımıza girmesiyle birlikte, çevrimiçi video oyunlarında büyük bir patlama yaşandı. Bu oyunların içerisinde sahip olduğumuz dijital oyun eşyalarının, oyuncular arasında alım-satımı şu an bile devam etmektedir. Aslında NFT kavramının karşılığını bilgisayar oyuncuları yıllardır kullanıyor. Bu noktadan bir yaklaşımda bulunduğumuz zaman, halihazırda oyuncu kitlesi için NFT devrimi oldukça faydalı bir olay haline gelmiştir. Vakit ayırarak karşılığında hiçbir kazanç sağlanmayan geleneksel oyunlar yerine, NFT ile birlikte Play-to-Earn (oynakazan) oyunları büyük bir başarı yakalamıştır. Buna verilebilecek en güzel örnek ise Axie Infinity oyunudur.
Finans özelliğine sahip NFT’ler ise De-Fi (Merkeziyetsiz Finans) bileşenlerini içerisinde barındırır. Normal şartlarda coinler stake yapılarak, yıllık belirli bir oranda pasif gelir elde edilebiliyor. Finans NFT’leri sayesinde artık aynı işlem coinler yerine NFT’ler ile yapılabiliyor.
Sanat ve müzik NFT’lerini ise direkt olarak bir tablo, heykel veya albüm olarak düşünebiliriz. Müzik sektöründe geçtiğimiz son on yılda gözle görülür bir oranda dijitalleşme mevcut. Artık sanatçılar, albüm satışı yapmak yerine, müzik yayın uygulamaları üzerinden dinleyicileri ile buluşuyor. Müzik NFT’leri de bunu tamamen merkeziyetsizleştiren bir tür. Sadece sanat için üretilen NFT’lerde ise, oyun ve finans türlerinde olduğu gibi direkt olarak sahibine bir katkısı bulunmuyor. Fakat bir sanat eserine sahip olmanın verdiği özel his, diğerlerine göre çoğunlukla çok daha fazla ön planda oluyor.
Elbette sanat eserlerinde de talep arttıkça fiyat yükseliyor. Bu tür NFT’lerden de kar elde edilebiliyor. Hatta sanat NFT’lerinin daha uzun ömürlü olduğunu söyleyebilirim. Çünkü NFT ve sanat eserleri sahip olan kişiye maddi olarak bir getiri sağlamaması yönünden benzer nitelikteler. Tabii ki burada oyun ve finans NFT’lerini dışarıda bırakıyorum. Kabaca tabirle, ikisi de insanın karnını doyurmaz ama manevi anlamda gönlünü doyurabilir.
Son olarak koleksiyon özelliği taşıyan NFT’lere baktığımız zaman, bu tarz NFT’ler direkt olarak bir topluluğa hitap eder. Çocukluk yıllarımızda birçoğumuz taso ve futbolcu kartları gibi oyunları arkadaşlarımızla oynamışızdır. Koleksiyon NFT’lerini de direkt olarak bu türün dijitalleşmiş hali olarak tanımlayabiliriz. Bunun haricinde, koleksiyonculuğu meslek haline getirmiş insanları günlük hayatta da görebiliyoruz. Bir filmin, kitabın, derginin veya herhangi bir sevdiğimiz içeriğe ait kopyanın elimizde bulunması, biz insanoğluna her zaman güzel duygular yaşatmıştır.

NFT ve Metaverse İlişkisi

Bu iki kavram birbirini tamamlar nitelikte kavramlar olarak karşımıza çıkıyor. Metaverse olarak adlandırdığımız sanal evrenlerin içerisinde sahip olduğumuz veya olacağımız bütün sanal öğeler aslında birer NFT’dir. Kripto paraları yakından takip edenlerin hatırlayacağı üzere fikir ve uygulama olarak, ilk önce NFT’ler piyasaya hakim oldu ve ardından Metaverse kavramı devamında gelişti. Bu yüzden iki kavram birbirlerini tamamlar niteliktedir.

Nft’nin Bugünü ve Yarını

NFT, mevcut şartlarda insanların hayatlarına tam olarak dokunamayan bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Bunun, teknolojinin yetersiz ve ulaşılabilir olmaması gibi birçok sebebi bulunmaktadır. Yukarıda da bahsettiğim gibi, Metaverse için yeterli altyapı ve teknolojik gelişimin tamamlandığı senaryoda NFT’lerin de altın çağını yaşayacağını düşünmekteyim.
Henüz çok yeni bir olay ile karşı kaşıyayız. Gelecekte sanal evrenlerin daha çok hayatımızda olacağı fikri benim gibi sizin de aklınıza geliyordur. Şu anki koşullarda bile, hayatımızın büyük bir bölümü internet adını verdiğimiz sanal evrenlerde geçmektedir. Teknolojik gelişmeler devam ettiği sürece, NFT’lerin hayatımıza daha fazla girmesi kaçınılmaz olacaktır.

Write & Read to Earn with BULB

Learn More

Enjoy this blog? Subscribe to canbuyuk012

3 Comments

B
No comments yet.
Most relevant comments are displayed, so some may have been filtered out.