Geçmişten Günümüze Cezaevleri

6u7V...q57N
10 Jan 2024
44
Geçmişten Günümüze Türk Cezalandırma Sistemine Kısa Bakış


Osmanlı İmparatorluğunda toplumsal düzene ayak uyduramayan ve suça karışan bireylerin cezalandırılmasında birçok yönteme başvurulmuştur. Bu yöntemler suçun türüne, çağın eğilimine ve ihtiyaca göre değişiklik arz etmektedir. Bu yöntemleri kale zindanları, kürek cezası, kalebent, cezirebent ve prangabent şeklinde sıralayabiliriz. Ceza yöntemine geçilmeden önce zanlı eğer sabıkalı değilse birkaç kez uyarılır, ancak düzelmezse o zaman cezalandırılırdı. Suç işlemeye eğilimli bireylerin cezaya çarptırılmadan önce uyarılması, bilinçlendirilmesi ve davranışlarının yanlış olduğunun hissettirilmesi kayda değer bir yaklaşım olarak görülebilir. Çünkü insanın tabiatı kusurlu, unutkan ve değişkendir. Ayrıca birey hem genelde insanlık tarihi boyunca hem de özelde ömrü boyunca mükemmele ve hatadan arınmışlığa ulaşamamıştır.

Ceza hukukunun uygulanması sürecinde kadılar, yerel yöneticiler ve divan öne çıkmaktadır. Kadılık bölgesi içinde işlenen gündelik, sıradan suçların tespiti görevi kadıların, cezanın uygulanması görevi ise yerel yöneticilerindi (subaşı, muhtesib). Ancak merkezi yönetime arz edilmesi gereken önemli bir durum söz konusu olduğunda suçun belirlenmesi divan tarafından gerçekleştirilirdi.

Suçun türü ve özellikleri, iddia makamının ve karar merciinin belirlenmesinde en önemli etken olduğu gibi uygulanacak ceza yönteminin belirlenmesinde de önemli etkendir. Osmanlı İmparatorluğunda suçun türüne göre birçok ceza yöntemi uygulanmıştır. Bunların başlıcaları kale zindanları, kürek cezası, kalebent, cezirebent ve prangabent cezalarıdır. Bu ceza yöntemlerine kısaca değinilecektir.


Kale Zindanları

Kale burçları, Osmanlı Devletinin kuruluşundan XVI. yüzyıla kadar olan zaman diliminde hapis mekânı olarak kullanılmıştır. Kalelerde bulunan bu mekânlar karanlık, havasız ve nemlidir. Bu zindanlar, genellikle subaşının denetiminde olup mahpusların geçimi ise hayırseverlerce sağlanırdı. Kale zindanları suçun türüne göre ayrılmaktaydı. Örneğin, İstanbul’daki zindanlardan Baba Cafer Zindanına hırsızlık yapanlar, zina işleyenler ve borçlular; Yedikule Zindanına devlet erkânı ve siyasi suçlular; Tersane Zindanına suçlu tersaneliler ve Harbiyeliler atılmaktaydı.


Kürek Cezası

XVI. yüzyıl itibariyle kale zindanları sahadaki önemini yitirirken, suçluların cezalandırılması için kürek cezası yöntemi uygulanmaya başlanmıştır. Bu ceza yöntemi buharlı gemilerin icadından önce kullanılan yelkenli gemilerde uygulanırdı. Yelkenler hava şartlarının kötüleşmesi durumunda zaman zaman kullanılamamaktaydı, bu durumda bilek gücüne dayalı küreklerin çekilmesi gerekmekteydi. Bu ihtiyaca binaen söz konusu yöntemle mahkûmların gemilerde hem cezalarının çektirilmesi hem de önemli bir gereksinimin karşılanması sağlanmaktaydı. Kürek cezasının uygulama aşamasında mahkûmların kaçmaması için ayaklarından zincirlenmesi ve zincirli bir şekilde kürekleri çekmeleri söz konusuydu. Bu cezanın uygulandığı suç türleri zamanla genişlemiş ve savaş esirleri, sabıkalılar, azılı suçlular ve katiller de bu cezaya maruz bırakılmıştır. Kürek cezası, buharlı gemilerin icadı ve deniz savaşlarının azalması neticesinde önemini kısmen yitirmiş ve yerine kalebentlik cezası yaygınlık kazanmıştır.


Kalebent ve Cezirebent

Bu ceza türü hem bir hapis hem de sürgün niteliği taşımaktadır. Suçlu memleketinden uzakta surlarla çevrili kalenin içindeki şehir ya da kasabada kalmaya mecbur edilir ve dışarı çıkması yasaklanırdı. Suçlular şehir halkıyla iletişime geçebilir, kendi mesleklerini icra edebilir ve camilere giderek ibadetlerini yerine getirebilirdi. Kalebentlik cezasını gerektiren suç türleri kamu düzenini bozmaya yönelik eylemler adı altında değerlendirilebilir. Örneğin, kalpazanlık, sahte evrak düzenlemek, mezhep değiştirmeye zorlamak vb.
Ağır suçlular, özellikle devlete karşı suç işleyenler ile kalebentlik cezasında ıslah olmayanlar cezirebentlik cezasına çarptırılırdı. Bu ceza türü, suçluları bir adada kalmaya mecbur ederdi ve kalebentlik cezasına göre daha ağır şartları taşımaktaydı.


Prangabent

Pranga cezası sahtekârlık, kalpazanlık, yaralama, cinayet, yalancı şahitlik ve yol kesme gibi suçları işleyen kişilere uygulanırdı. Bu cezada mahkûmun ayakları pranga adı verilen zincir ile bağlanır, hapsedilir ya da ağır işlerde çalıştırılırdı. Suçun ağırlığına ve türüne göre pranganın mahkûmda kalması ve hapsedilme süresi değişiklik göstermekteydi. Ömür boyu bu cezaya çarptırılmaları da söz konusuydu.


Modern Hapishaneler

Osmanlı İmparatorluğunda XIX. yüzyılda modernleşme ve batılılaşma hareketleri hız kazanmıştır. Bu gelişmeler sanayide, üretimde, sosyal hayatta ve savaş anlayışında olduğu gibi hukuk yapısında ve cezalandırma sisteminde de kendini göstermiştir. Önceki dönemlerde uygulanan kale zindanları, kürek cezası, kalebent, cezirebent ve prangabent gibi ceza yöntemleri yerini, Batı’daki gelişmelerin yansımasıyla hapishanelere bırakmaya başlamıştır. 1851 yılı ve 1858 yıllarında çıkarılan kanunlarla bedene yönelik uygulanan ceza yöntemleri anlayışından hapsetmek suretiyle cezalandırma anlayışına geçişte resmiyet kazanılmıştır. Yapılan incelemeler, kanuni alt yapı ve Batılı uzmanların görüşleri neticesinde 1871 yılında İstanbul Sultanahmet Meydanında Hapishane-i Umumi açılmıştır. Bu hapishane Türkiye ceza infaz tarihinin koğuş esaslı ilk model hapishanesidir.


Hapishane-i Umuminin açılması ile birlikte hem bu hapishane temele alınarak yeni hapishanelerin daha modern anlayışla inşası sağlanmış hem de yönetim anlayışında birçok gelişmenin meydana gelmesiyle günümüz yönetim yapısı hayat bulmuştur. Özellikle cumhuriyetin ilanı ile birlikte yeni bir anlayışla her alanda düzenlemelere ve değişime gidilmiş olup bu süreçte ceza infaz sistemi de modern bir kimliğe bürünmüştür. 1938 yılına kadar hapishanelerin yönetimi Hapishaneler Müdüriyeti, Hapishaneler Müddei Umumiyesi gibi farklı adlarla ve yapılarda sağlanırken, 1938 yılında Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün kurulmasıyla bugünkü şeklini almıştır.

CTE Tanıtım videosu:


Great makale: https://www.bulbapp.io/p/c38f4809-c270-4f89-ba22-f6a3fa27f4b6/education-process-in-prisons?s_id=6c8bb2ff-bc1a-4219-b8fa-f58e358e03bf

Beğendiyseniz lütfen tepki vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın arkadaşlar :)

Saygılarımla,

Great makaledir,

Great ve üstü makaleye 5 yorum görevini tamamlayabilirsiniz.

Umarım bundan faydalanırsınız!



Write & Read to Earn with BULB

Learn More

Enjoy this blog? Subscribe to Fernando14

3 Comments

B
No comments yet.
Most relevant comments are displayed, so some may have been filtered out.