"Beyaz Zirve: Everest'in Gökyüzündeki Tacı ve Zorlu Tırmanışın Anlamı"

24Sq...43jB
20 Jan 2024
62

Everest Dağı'nın Coğrafi Özellikleri:

Everest, dünya üzerindeki en yüksek zirveye sahip olmasıyla Himalaya Dağları'nın zirvesinde yer alır. Coğrafi konumu 8,848 metreye kadar yükselen bu muazzam dağı, Nepal ile Çin arasındaki sınır hattında bulunur.


Ayrıca, Everest Dağı'nın coğrafi özellikleri şu unsurları içerir:

Zirve Yüksekliği ve Zirve Adı: Everest'in zirvesi, deniz seviyesinden 8,848 metre (29,029 feet) yüksekliğindedir ve "Sagarmatha" adıyla da bilinir. Tibet'te ise bu zirve "Chomolungma" olarak adlandırılır.


Jeolojik Oluşum ve Yükselme:

Everest, Hindistan ve Asya kara plakalarının çarpışması sonucu oluşmuştur. Dağ, sürekli yükselme sürecinde olup, depremlerin etkisiyle yüksekliğini artırmaktadır.


Dağın Zirvesindeki İklim Koşulları:

Zirvede hakim olan ekstrem soğuklar, şiddetli rüzgarlar ve düşük oksijen seviyeleri, tırmanışı oldukça zorlu kılar. Bu zorlu iklim koşulları, dağcılar için büyük bir mücadeleyi beraberinde getirir.

Coğrafi Konumu ve Komşu Zirveler:

Everest, diğer önemli zirvelerle birlikte Himalaya Dağları'nı oluşturur. Lhotse, Nuptse ve Cho Oyu gibi yüksek zirvelerle komşudur.

Dağın Yapısı ve Buzulları:

Everest, çeşitli buzullar ve buzul dilleri ile kaplıdır. Dağın yüzeyi, dik yamaçlar ve kayalık zirvelerle karakterizedir.Bu coğrafi özellikler, Everest'in dünya üzerinde eşsiz ve etkileyici bir konuma sahip olmasını sağlar. Dağ, dağcılar ve doğa tutkunları için hem büyüleyici bir hedef hem de coğrafi bir harika olarak öne çıkar.

İlk Kez Zirveye Çıkış:

Everest Dağı'nın zirvesine ilk kez ulaşma denemesi, tırmanış tarihinde bir dönüm noktasını simgeler. İlk kez zirveye çıkış, Sir Edmund Hillary ve Tenzing Norgay tarafından 29 Mayıs 1953 tarihinde gerçekleştirildi. Bu olay, Everest tırmanışının başarıyla tamamlanan ilk girişimiydi ve bir dizi etkileyici unsuru içerir:



Tarihi Önem ve Dünya Çapındaki Yankıları:

Sir Edmund Hillary (Yeni Zelanda) ve Tenzing Norgay (Nepalli Şerpa dağ rehberi) ikilisi, Everest'in zirvesine ulaşarak büyük bir başarı elde etti. Bu tarihi olay, dünya genelinde büyük yankı uyandırdı ve dağcılık tarihine damgasını vurdu.

Zirveye Ulaşma Stratejileri:

Hillary ve Norgay'ın zirveye ulaşma stratejileri, günümüz dağcılık pratiğinde temel alınan ilkeleri belirledi. Bu stratejiler, yüksek irtifada nasıl güvenli ve etkili bir tırmanış gerçekleştirileceği konusunda önemli bilgiler içerir.


Şerpa Kültürü ve İşbirliği:

Tenzing Norgay'ın liderliğindeki Sherpa dağ rehberleri, tırmanış sırasında hayati bir rol oynadı. Bu deneyim, Sherpaların Everest tırmanışlarındaki kültürel ve teknik katkılarını vurgular.

Ulaşım ve Ekipman Gelişmeleri:

Hillary ve Norgay'ın tırmanışı, dağcılık ekipmanları ve ulaşım yöntemleri üzerinde de ileriye dönük etkiler bıraktı. Zirveye ulaşmada kullanılan ekipman ve teknikler, bu tarihi başarıdan sonra önemli ölçüde geliştirildi.
İlk kez Everest zirvesine ulaşma başarısı, dağcılık dünyasında bir dönüm noktası oluşturarak Everest'in yüksek zirvesine ulaşma hedefini birçok kişi için erişilebilir kıldı. Bu unutulmaz tırmanış, Everest'e olan hayranlığı ve saygıyı artıran önemli bir kilometre taşıdır.

Zorlu İklim Koşulları:

Everest Dağı'nın zirvesine tırmanmak, benzersiz ve zorlu iklim koşullarıyla dolu bir mücadeleyi beraberinde getirir. Bu zorlu iklim koşulları, dağcıları fiziksel ve zihinsel olarak zorlar ve tırmanışı özellikle zorlu kılar.

Düşük Sıcaklıklar ve Soğuk Rüzgarlar:

Everest'in zirvesine çıkış sırasında, sıcaklık genellikle -40 derece Santigrat ve daha da altına düşer. Bu düşük sıcaklıklar, dağcıların soğuktan korunması ve uygun giyim ekipmanlarını kullanmalarını zorunlu kılar. Ayrıca, yoğun rüzgarlar da tırmanış sırasında ek bir zorluk oluşturur.

Oksijen Seviyeleri ve Hipoksia:

Yüksek rakımda, oksijen seviyeleri azalır ve dağcılar hipoksi denilen durumla karşılaşırlar. Bu durum, vücuttaki oksijen miktarının yetersiz olduğu bir durumu ifade eder. Dağcılar, genellikle zirveye yaklaştıkça bu durumla mücadele etmek için oksijen tüpleri kullanırlar.

Ani Hava Değişimleri:

Everest'te hava koşulları aniden değişebilir. Güneşli bir gün, aniden kar fırtınasıyla değişebilir. Bu durum, dağcıların hava tahminleri ve değişen koşullara hızlı bir şekilde adapte olma becerisi gerektirir.

Buzullar ve Çatlaklar:

Tırmanış sırasında dağcılar, buzullar ve çatlaklarla karşılaşır. Bu zorlu arazide, güvenli bir şekilde ilerlemek için doğru teknik bilgiye ve ekipmana sahip olmak önemlidir.

Aksaklıklar ve Kurtarma Operasyonları:

Zorlu iklim koşulları, tırmanış sırasında çeşitli aksaklıkları beraberinde getirebilir. Dağcılar arasında yaralanma veya hastalık durumunda, kurtarma operasyonları zorlu koşullarda gerçekleşmelidir.
Everest'teki zorlu iklim koşulları, dağcıların sadece fiziksel dayanıklılıklarını değil, aynı zamanda kararlılık ve adaptasyon yeteneklerini de sınıyor. Tırmanış sırasındaki bu zorluklara karşı başarı, deneyimli ve hazırlıklı dağcıların titiz planlaması ve dayanıklılığına bağlıdır.

Sherpaların Rolü ve Kültürü:

Everest Dağı'nın zirvesine tırmanış sürecinde, Sherpaların rolü ve kültürü önemli bir yer tutar. Sherpalar, bu zorlu tırmanışlarda rehberlik, destek ve ekipman taşıma gibi kritik görevleri üstlenen yerel dağ rehberleri ve dağcılarıdır. Bu başlık altında, Sherpaların Everest tırmanışındaki merkezi rollerini, kültürel zenginliklerini ve bu tırmanışa olan katkılarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz:

Dağ Rehberliği Geleneği:

Sherpalar, Himalaya bölgesindeki dağlarda binlerce yıldır rehberlik yapma geleneğine sahiptir. Everest tırmanışlarındaki deneyimleri, bu geleneği günümüze taşır.


Ekipman Taşıma ve Kamp Kurma:

Tırmanış sırasında, Sherpalar genellikle dağcıların ağır ekipmanlarını taşır ve yüksek rakımlarda kamplar kurar. Bu, dağcıların enerjilerini daha çok zirveye odaklamalarına yardımcı olur.


İklim ve Dağcılık Bilgisi:

Sherpalar, Everest'in zorlu iklim koşulları ve değişken arazi hakkında derin bir bilgiye sahiptir. Bu bilgi, dağcıları güvenli bir şekilde zirveye yönlendirmelerinde kritik bir rol oynar.


Dağcı Topluluğu İçinde Saygı:

Everest tırmanışlarında Sherpalar, dağcı topluluğunda saygı gören bir konuma sahiptir. Hem fiziksel dayanıklılıkları hem de tecrübeleri, Everest'teki tırmanışlarda vazgeçilmez bir unsurdur.

Kültürel Katkı ve Paylaşılan Gelenekler:

Sherpaların kültürel zenginlikleri, dağcılık topluluğuna renk katmaktadır. Geleneksel kıyafetleri, ritüelleri ve yerel festivalleri, Everest tırmanışlarına özgün bir atmosfer katar.

Uluslararası Dağcılarla İşbirliği:

Sherpalar, uluslararası dağcılarla işbirliği içinde çalışarak Everest'teki tırmanışlara rehberlik ederler. Bu, hem kültürel bir alışverişe hem de Everest'teki tırmanış ekibinin işbirliği ve dayanışmasına katkıda bulunur.
Everest tırmanışlarında Sherpaların rolü, sadece fiziksel yardım değil, aynı zamanda kültürel bir etkileşimi ve dağcılık topluluğundaki önemli bir dayanışmayı simgeler. Sherpaların bu özel katkıları, Everest tırmanışlarının unutulmaz bir parçası olmuştur.

Everest'teki Diğer Zirveler:

Everest Dağı, sadece ana zirvesiyle değil, aynı zamanda çevresinde yer alan diğer önemli zirvelerle de dikkat çeker. Bu alt başlık, Everest'in ana zirvesi dışındaki diğer etkileyici zirvelere odaklanacak ve bu zirvelerin coğrafi, tarihi ve dağcılar için önemli olan özelliklerini detaylı bir şekilde ele alacaktır:


Lhotse:

Everest'e oldukça yakın olan Lhotse, 8,516 metreye kadar yükselir ve Everest ile aynı rotayı paylaşır. Lhotse'nin ana zirvesine tırmanış, Everest'e olan tırmanış sırasında dağı aşan dağcılar tarafından gerçekleştirilir.

Nuptse:

Everest Dağı'nın güneybatısında yer alan Nuptse, çeşitli zirvelerle birlikte güçlü bir görüntü sergiler. Everest tırmanışları sırasında, Nuptse'nin manzarası da dağcılar için etkileyici bir unsurdur.

Changtse:

Everest'in kuzeydoğusundaki Changtse, zirvesi ile dikkat çeker. Changtse'nin zirvesine ulaşmak, Everest tırmanışları sırasında deneyimli dağcılar için ilginç bir hedef olabilir.

Lo La ve Khumbutse:

Bu zirveler, Everest Dağı'nın eteğinde yer alır. Tırmanış rotaları, Everest'in ana zirvesine ulaşma sürecinde önemli noktalardır.

Diğer Yüksek Zirveler:

Everest çevresinde daha küçük ancak yine de etkileyici pek çok zirve bulunmaktadır. Bu zirveler, dağcılar için çeşitli zorluklar ve keşif fırsatları sunar.

Tarihi ve Dağcılık Önemi:

Everest çevresindeki diğer zirveler, tarihsel olarak önemli dağcılık başarılarına sahiptir. Bu zirveler, dağcılar arasında çeşitli tırmanış rotaları ve keşiflerle ilişkilidir.
Everest çevresindeki diğer zirveler, dağcılık dünyasında çeşitli zorlukları ve başarıları temsil eder. Bu zirveler, dağcılar için hem farklı birer hedef hem de Everest tırmanışlarının unutulmaz birer parçasıdır.

Efsanevi Tırmanış Hikayeleri:

Everest Dağı, tırmanış tarihinde birçok efsanevi hikayeye ev sahipliği yapmıştır. Bu başlık altında, Everest'e yapılan unutulmaz tırmanışlardan bazılarına detaylı bir bakış sunarak, bu hikayelerin dağcılık dünyasında nasıl bir etki yarattığını ve Everest'in efsanevi bir varlık haline gelmesine nasıl katkıda bulunduğunu keşfedeceğiz:


George Mallory ve Irvine'nin Kayboluşu:

1924 yılında, George Mallory ve Andrew Irvine, Everest'e tırmanış sırasında kayboldu. Mallory'nin "Zirveye çıkış nedeni? Çünkü orada" sözleri, Everest tırmanışlarına dair romantik bir çağrışım yapar ve Mallory'nin cesareti efsaneleşir.

Hillary ve Norgay'ın İlk Zirve Başarısı:

Sir Edmund Hillary ve Tenzing Norgay'ın 1953'teki zirve başarısı, tırmanış tarihinde dönüm noktası oluşturur. Bu efsanevi tırmanış, dağcılık dünyasında Everest'in zirvesine ulaşmanın mümkün olduğunu gösterir.

Reinhold Messner ve Peter Habeler'in Oksijensiz Tırmanışı:

1978'de Reinhold Messner ve Peter Habeler, Everest'e oksijen tüpü kullanmadan tırmanarak bu başarıyı elde ettiler. Bu olay, oksijensiz tırmanışın mümkün olduğunu göstererek dağcılık tarihinde bir dönüm noktasıdır.

Junko Tabei'nin Kadınlar İlkeleri:

Junko Tabei, 1975 yılında Everest'e zirve başarısıyla ulaşarak hem ilk Japon kadın hem de ilk kadın dağcı olarak tarih yazdı. Bu başarı, kadınların dağcılık dünyasında var olabileceğini gösterdi.

Blind Freddy'nin Eşsiz Başarısı:

2001'de, Avustralyalı dağcı Erik Weihenmayer, tamamen görme engelliyken Everest'e zirve yaparak büyük bir başarıya imza attı. Bu tırmanış, engellilerin dağcılıkta sınırları zorlamasının sembolik bir örneğidir.

Nepalli Sherpaların Kolektif Başarıları:

Sherpa dağ rehberleri, Everest tırmanışlarında sayısız kolektif başarıya imza atmıştır. Zirveye yaptıkları başarılar, Sherpa kültürünün dağcılık dünyasındaki önemini vurgular.
Bu efsanevi tırmanış hikayeleri, Everest'in yalnızca coğrafi bir zirve olmanın ötesinde, insanın cesaretini, dayanıklılığını ve sınırları zorlama arzusunu temsil eder. Her biri, Everest tırmanışlarının zorluğunu ve büyüsünü yansıtan unutulmaz anılara dönüşmüştür.

Everest'te Dağcılık Yarışmaları:

Everest Dağı, dünya genelinden dağcıların katıldığı çeşitli yarışmaların merkezi konumundadır. Bu başlık altında, Everest'te düzenlenen dağcılık yarışmalarının detaylarına ve bu etkinliklerin hem sporcular hem de Everest bölgesi için taşıdığı öneme odaklanacağız:


Everest Yarışmalarının Çeşitliliği:

Everest çevresinde düzenlenen yarışmalar, zorlu tırmanışlardan ultra maratonlara kadar geniş bir yelpazede yer alır. Bu etkinlikler, dağcılık camiasına çeşitli disiplinlerde kendini gösterme şansı sunar.

Everest Ultra Maratonu:

Her yıl düzenlenen Everest Ultra Maratonu, yüksek rakımda koşu yeteneklerini test etmek isteyen sporcular için bir platform sağlar. Maraton parkuru, Everest Base Camp'ten başlayarak yüksek zirvelere kadar uzanır.


Everest Dağcılık Yarışmaları ve Zirve Başarıları:

Bazı yarışmalar, dağcıları Everest zirvesine çıkmak üzere teşvik eder. Bu yarışmalara katılan sporcular, hem rekabet etme hem de zirveye ulaşma hedeflerini bir arada taşırlar.

Zorluklar ve Dayanıklılık Testleri:

Yüksek rakım, değişken iklim koşulları ve teknik zorluklar, Everest yarışmalarını diğer dağcılık etkinliklerinden ayıran özelliklerdir. Bu yarışmalar, sporcuların dayanıklılıklarını sınar.

Turizme Katkı ve Bilinçlendirme:

Everest'te düzenlenen dağcılık yarışmaları, bölgenin turizmine önemli bir katkıda bulunur. Aynı zamanda, Everest bölgesinin doğal güzellikleri ve koruma ihtiyaçları konusunda farkındalık yaratır.

Eğitim ve Hazırlık Camp'leri:

Yarışmalar, dağcılara Everest'e tırmanışa hazırlık sürecinde deneyim kazanma ve eğitim alma fırsatı sunar. Bu kamplar, dağcıların yüksek irtifa ve zorlu koşullara adaptasyonunu destekler.
Everest'te düzenlenen dağcılık yarışmaları, sporculara unutulmaz deneyimler sunmanın yanı sıra bölgeye turistik katkıda bulunarak Everest kültürünü daha geniş kitlelere tanıtır. Bu yarışmalar, Everest'in sadece zirvesine ulaşma hedefiyle değil, aynı zamanda spor ve rekabet aracılığıyla da kutlanan bir mekan haline gelmesini sağlar.

Everest'teki Trajik Olaylar ve Güvenlik Önlemleri:

Everest Dağı, zorlu koşulları ve yüksek riskleri nedeniyle zaman içinde bir dizi trajik olaya ev sahipliği yapmıştır. Bu başlık altında, Everest'teki trajik olayları ve bu olaylardan çıkarılan derslerle hayata geçirilen güvenlik önlemlerini detaylı bir şekilde ele alacağız:

Tragedyaların Kökenleri:

Everest'teki trajik olaylar genellikle yüksek rakımdaki zorlu koşullar, ani hava değişiklikleri, çığlar ve teknik zorluklar gibi faktörlere bağlıdır. Bu olaylar, dağcıların hayatlarını kaybetmelerine veya ciddi yaralanmalara neden olabilir.

1996 Everest Faciası:

1996 yılında Everest'te meydana gelen facia, hava koşulları, iletişim eksikliği ve yoğun trafiğin bir araya gelmesiyle gerçekleşti. Bu trajedi, Everest'teki riskler ve güvenlik önlemleri konusundaki global bir farkındalığı artırdı.

Geliştirilen Güvenlik Standartları:

Everest tırmanışlarındaki trajik olaylardan sonra, dağcı topluluğu güvenlik standartlarını iyileştirmek için çeşitli önlemler almıştır. Tırmanışlarda kullanılan ekipmanların geliştirilmesi, acil durum planlarının oluşturulması ve dağcıların eğitim alması gibi önlemler alınmıştır.

Eğitim ve Rehberlik:

Güvenlik önlemleri arasında, dağcıların yeterli eğitim almaları ve deneyim kazanmaları büyük bir öneme sahiptir. Bu, dağcıların zorlu koşullarla baş etme ve acil durumlara müdahale etme becerilerini artırır.

Çevresel ve Kültürel Duyarlılık:

Everest bölgesindeki doğal ve kültürel kaynakların korunması, güvenlik önlemleri arasında önemli bir yer tutar. Sürdürülebilir turizm uygulamaları, bölgeye zarar vermeden tırmanışları destekler.

İletişim Teknolojisinin Rolü:

Gelişen iletişim teknolojisi, dağcıların zirve sırasında ve acil durumlarında iletişim kurmalarını sağlar. Bu, kurtarma operasyonlarını hızlandırabilir ve dağcıların güvenliğini artırabilir.
Everest'teki trajik olaylar, dağcılık topluluğunu daha güvenli ve sürdürülebilir bir deneyim sağlama konusunda önlemler almaya yöneltmiştir. Güvenlik standartlarının ve bilincin yükseltilmesi, Everest'te tırmanışları hem daha güvenli hem de daha sorumlu hale getirmiştir.

Everest ve Çevresindeki Ekosistem:

Everest Dağı ve çevresi, benzersiz bir ekosisteme ev sahipliği yapar ve bu ekosistem, hem biyolojik çeşitlilik hem de çevresel önem açısından büyük bir değere sahiptir. Bu başlık altında, Everest'in çevresindeki ekosistem ve bu ekosistemi koruma çabalarına odaklanarak detaylı bir inceleme yapacağız:

Flora ve Fauna Çeşitliliği:

Everest bölgesi, yüksek rakımlı birçok farklı bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapar. Bu arazide, yosunlar, likenler, ren geyikleri, Himalaya tahrirleri ve birçok kuş türü gibi çeşitli organizmalar bulunur.

Yüksek Rakımdaki Adaptasyon:

Everest bölgesindeki canlılar, yüksek rakımlı ve ekstrem iklim koşullarına özel olarak adapte olmuşlardır. Örneğin, bazı bitki türleri dona karşı dayanıklıdır ve yüksek rakımda oksijen seviyelerinin düşüklüğüne uyum sağlarlar.

Koruma Alanları ve Milli Parklar:

Everest bölgesi, Sagarmatha Milli Parkı ve Qomolangma Doğa Koruma Alanı gibi koruma statüsündeki bölgelerle çevrilidir. Bu alanlar, doğal yaşamın ve ekosistemin korunması amacıyla oluşturulmuştur.

Turizm ve Ekosistem Etkileşimi:

Everest bölgesi, turizm açısından popüler olmasıyla birlikte, bu turizmin doğal yaşam üzerindeki etkilerini de barındırır. Sürdürülebilir turizm uygulamaları, ekosistem koruma çabalarını destekler.

İklim Değişikliği ve Etkileri:

Yüksek rakımlarda bulunan bu ekosistem, iklim değişikliğinden etkilenen alanlardan biridir. Artan sıcaklıklar, buzul erimeleri ve ekstrem hava olayları, Everest ekosistemini etkileyen önemli faktörler arasındadır.

Bilimsel Araştırmalar ve İzleme Çalışmaları:

Everest bölgesinde yapılan bilimsel araştırmalar ve ekosistem izleme çalışmaları, bu alandaki değişiklikleri anlamak ve koruma stratejilerini geliştirmek için önemlidir.
Everest ve çevresindeki ekosistem, hem yerel topluluklar hem de uluslararası çevre koruma kuruluşları için kritik bir öneme sahiptir. Bu ekosistem, sadece doğal güzellikleri değil, aynı zamanda bilimsel keşiflere ve ekoturizm fırsatlarına da ev sahipliği yapar. Bu nedenle, sürdürülebilir koruma çabaları, Everest ekosisteminin uzun vadeli sağlığını koruma hedefini destekler.

Everest ve Kültürel Miras:

Everest Dağı, sadece bir doğa harikası değil, aynı zamanda zengin bir kültürel mirasa da ev sahipliği yapar. Bu başlık altında, Everest bölgesindeki kültürel unsurları detaylı bir şekilde inceleyerek, bu mirasın Everest deneyimine ve yerel topluluklara olan etkilerini anlamaya çalışacağız:

Sherpa Kültürü:

Everest bölgesinde yaşayan Sherpa topluluğu, zengin bir kültüre sahiptir. Geleneksel giyimleri, festivalleri, dansları ve dini ritüelleriyle Sherpa kültürü, Everest tırmanışlarına renk katar.

Mani Duvarları ve Stupalar:

Bölgedeki mani duvarları ve stupalar, Budist gelenekleri yansıtan önemli kültürel unsurlardır. Ziyaretçiler, tırmanışları sırasında bu dini yapılarla karşılaşır ve bu yapılar, dağın manevi önemini vurgular.

Everest Monastery:

Tengboche Manastırı, Everest bölgesindeki en önemli manastırdır. Tırmanışçılar genellikle bu manastırı ziyaret eder ve tırmanış öncesi dua etmek için buraya gelirler.Yerel Geleneksel Mimarisi: Everest bölgesindeki köyler, geleneksel dağ evleri ve tapınaklarla süslenmiştir. Bu mimari tarz, bölgenin kültürel zenginliğini ve tarihini yansıtır.

Dağcılık Tarihine Gömülü Anıtlar:

Everest bölgesi, tırmanışlarda hayatını kaybeden dağcıları anmak için dikilmiş anıtlarla doludur. Bu anıtlar, dağcılık tarihine duyulan saygıyı ve anlayışı simgeler.Everest Base Camp ve Kültürel Etkileşim: Everest Base Camp, farklı kültürlerden gelen dağcıları bir araya getiren bir merkezdir. Bu noktada, kültürel etkileşimler, dağcılar arasında dostlukları ve anlayışı güçlendirir.

Koruma ve Sürdürülebilir Turizm:

Everest bölgesindeki kültürel mirasın korunması, sürdürülebilir turizm uygulamalarının önemli bir bileşenidir. Yerel topluluklar, geleneklerini yaşatma ve gelecek nesillere aktarma çabasındadır.
Everest'in kültürel mirası, bölgeye gelen herkes için eşsiz bir deneyim sunar. Kültürel zenginlik, Everest tırmanışlarını sadece fiziksel bir mücadele değil, aynı zamanda zengin bir kültürel etkileşim ve öğrenme fırsatı haline getirir.


BULB: The Future of Social Media in Web3

Learn more

Enjoy this blog? Subscribe to ilahemuzaffarliözcan

7 Comments